“Gibi” Neden Kült Hâline Geldi?

Merhaba sevgili KalemlİK okuyucuları! Bugünkü konumuz her geçen gün daha büyük bir kitleye hitap etmeyi başaran “Gibi” dizisinin neden kültleştiği.

Çok kısa bir süre önce vizyona giren, izleyicileri tarafından yoğun ilgi görmüş “Gibi’’ dizisi; yönetmenliğini Ömer Sinir ve Onur Uzun’un yaptığı ve başrollerini Feyyaz Yiğit, Kıvanç Kılınç ve Ahmet Kürşat Öçalan’ın paylaştığı bir yapım. Senarist koltuğunda ise bizi Aziz Kedi ve ekranlarda yakından tanıdığımız Feyyaz Yiğit karşılıyor.

Ülkemizde uzun süredir örneklerine rastlamadığımız “absürt komedi” türünü bizimle tekrardan buluşturuyor. Peki, nedir bu absürt komedi?

Absürt komedi; gündelik hayatımızdaki olağandışı durumların, birbirine uzak iki kavramın mantık çerçevesi dışında bir araya getirilmesiyle oluşturulan mizahi durumdur. Dizimizde ilk sezonun dördüncü bölümünde Hollanda’dan Erasmus programıyla gelen öğrencinin aslında öğrenci olmaması ve yamyam çıkması ile Ersoy’un 4. babaannesini yemesi, üçüncü sezonun ikinci bölümünde ev kiralamak için  normal bir şekilde ev ziyaretinde bulunan karakterlerimizin evin balkonunda üst düzey bir görevliyi koruyan keskin nişancıyla karşılaşmaları ve kendilerini katili arama macerası içinde bulmaları bu komedi türünün en bariz örnekleridir.

Diziyi izlerken de fark edebileceğimiz gibi karakterlerimizin arasındaki diyaloglar bize yabancı gelmiyor. Aralarında geçen konuşmalardaki samimiyet, izleyicilere yansıyor ve adeta diziyle bütünleşmemizi, dizide kendimizden bir şeyler bulmamızı sağlıyor. Dizideki mekân seçimlerinin de gündelik hayattan olması, izleyiciyi dizinin içerisindeymiş gibi hissettiriyor.

Bir diğer değinilmesi gereken özellik ise yapımın hem toplumsal sorunları hem de günlük hayatta yaşadıklarımızı ya da yaşayabileceklerimizi konu alması. Toplumsal sorunların işlenmesine örnek olarak 3. sezon 8. bölümü inceleyebiliriz. Bu bölüm; ansızın aşk illetine kapılan Feyyaz’ı, Feyyaz’ın aşık olduğu Gülnuray’ın eskiden yaşadığı köyde ağalık sistemi olmasını ve bunun sonucunda aşkının yarım kalmasını konu alıyor. Dizi, bu ve bunun gibi örneklerle toplumsal konuları ele alıyor fakat bunu sürekli yapmaması, izleyicide tadında bırakılmış bir farkındalık oluşturuyor. Gündelik hayatı konu almasına ise sosyal medyada çok popüler olan “love bombing”, “gaslighting ve “ghosting” diyaloğunun da geçtiği 3. sezon 6. bölümü örnek gösterebiliriz. Yılmaz’ın bir gün tesadüfen komşusu olan Seyhan Abi’nin intihar videosunu bulmasıyla başlayan bölüm; Seyhan Abi’nin Lale Hanım’la büyük bir sevgi ve ilgiyle başlayan ilişkisinin, zaman içerisinde Lale Hanım’ın Seyhan Abi’yi yalnızlaştırdığı ve görmezden geldiği bir hâle dönüşmesini ve bu süreçte yaşananları anlatıyor. Bu şekilde yapım, hem geçmiş hem de günümüz durumlarına değinerek zamana uyum sağlıyor.

Üç sezondur bizlerle olan Gibi dizisi verdiği seyir zevki, güldüren ve aynı zamanda düşündüren esprileri, oyunculukları ve senaryosuyla hayatımızda unutulmaz bir yapım oldu. Bu yapım izleyicilerden tam puan aldı ve yayınlandığı platformun en çok izlenen dizisi hâline geldi. Devamının gelmesi dileğiyle!

İlginizi çekebilir: Girişimcilik Ufkunuzu Genişletecek 5 Film