Murphy Kanunları: Şanssızlık mı, Bilim mi?

Elbet bu zamana kadarki hayatımızda yolunda giden gitmeyen birçok olay yaşamışızdır. Bu olaylardan bazısının olumlu sonuçlanması bize tesadüflerin eseri ya da bahtsızlıkların sonucu gibi gelir. Aslında her ne kadar düzenli olsak da elimizde olmayan bazı dengeler bozulur, yeni yapılarla farklı yollar açılır, yeni ihtimaller yeni hikayeler için ilk cümleyi yazar. Üzerine düştüğümüz spesifik konularda farkındalık oranımız artar ve aslında temel tek şeyi fark ederiz, her olayın kendi içindeki zıtlıklardan oluşan dinamiği.

Sevgili KalemlİK okurları, bu yazıda bahsedeceğimiz zıtlıkların dinamiği aslında bilim dünyasında bir o kadar önemli ve sistemleşmiş bir açıklamaya sahip olarak karşımıza “Murphy Kanunları” şeklinde geliyor. Bilim dünyası Murphy Kanunlarını incelerken bir kesim de bu kanunların sadece şanssızlıktan ibaret olduğuna inanıyor. Bu yazımızda sizlere Murphy Kanunlarının içeriğini, gelişim evresini ve biraz da örneklerinden bahsedeceğim.

Murphy Kanunları, ilk olarak Amerikalı mühendis Edward A. Murphy tarafından başarısızlıklar, talihsizlikler ve kaosun olaylar üzerindeki etkisini belirtecek deyişler şeklinde oluşturulmuştur. Temel olarak kaosun ve krizlerin düzenden daha fazla olay denkleminde yer aldığını savunur, herhangi bir sistemdeki ilerleyişte daha fazla pürüze izin verir. Asıl adı Finagle Kanunu olarak geçen bu sistem hem espriyi hem de ciddiyeti entegre ederek bir kanun ünvanı kazanır. Edward, ABD Hava Kuvvetleri’nde roket çalışmaları kapsamında gerçekleşen zincirleme bir yanlıştan kaynaklı bu durumun analizini yapmış ve Murphy Kanunu’nun ilk temelini atmıştır. Murphy Kanunları, mühendislik alanında çalışan uzmanlar arasında yayıldıktan sonra Webster sözlüğünde 1958’de resmi olarak yer verilmiştir.

Örnek olarak günlük hayatımızda çok istediğimiz ve kesin olacak dediğimiz bir yorumumuzun  Murphy Kanunları’na göre gerçekleşmemesinin nedeni, o şeyin olma durumuna olan bakış açımız. Bir şeyi ne kadar istersek o şeyin bize istediğimiz şekilde dönmemesi…

Bu kadar ihtimallerden bahsetmişken Murphy’i olasılık ile karşılaştırdığımızda görüyoruz ki olasılıkta imkansız sıfırsa Murphy Kanunları’nda da 1 yani “aynı durumdaki imkansızlık da ihtimaller dahilindeyse kesin gerçekleşir” şeklindedir.

Bazı Murphy Kanunları ise şu şekilde :

Eğer kendinizi iyi hissediyorsanız, üzülmeyin geçer.

Hiçbir şey göründüğü kadar kolay değildir

Her şey düşündüğünüzden daha uzun sürer

Öğretmenin ilginç bulduğu bir konu öğrenciyi sıkar

Ne zaman bir şey yapmaya kalkışsanız mutlaka öncelikle yapmanız gereken başka bir şey vardır

Bir şeyler ters gideceğinden endişe ederseniz ters gidecektir

Kestirme yol iki nokta arasındaki en uzak mesafedir

Ne kadar beklersen bekle istenmediği zaman gelecektir

Çözülen her problem yeni problem yaratır

Her şey yolunda gidiyorsa, kesin bir terslik vardır

Bir şeyle fazla oynarsanız, onu bozarsınız

 

Özetlemek gerekirse; kanunların her biri aslında zıtlıkların dinamiğinden bir araya gelir ve dağılır. Düşüncelerimiz ve isteklerimiz bu düzende kaybolur ve sadece olacak olan bizleri bulur. Peki sizce sizin başınıza gelen talihsizlikler Murphy Kanunları ile uyuşuyor mu?

Bu yazımıza bizlerle olduğunuz için teşekkür ederiz, bir sonraki KalemlİK’te bir araya gelmek dileğiyle !

İlginizi Çekebilir: Start-Up İş Kurmak Hakkında Her Şey