Yazdığı fantastik tarihi kurgu kitapları ile Türk edebiyatına farklı bir yerden dokunan başarılı yazar Mehmet Berk Yaltırık ile sanata dair keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
Ben konservatuvara gitmek istiyordum ortaokulda. Dizi sektörü şimdiki gibi gelişmiş olmadığından çevremdeki insanlar bu duruma pek sıcak bakmadı. Bir yandan tarihle de ilgileniyordum. Trakya Üniversitesi “Tarih” bölümünü yazmamla birlikte resmi tarihçiliğe adım atmış oldum.
Tarihi kurgu yazmayı seviyorum. Bunların korku ve fantastik türünde olması hoşuma gidiyor. Türkiye’de korku edebiyatı nerden baksak yirmi iki yıllık bir mevzu çünkü internetin Türkiye’de yaygınlaşmasına kadar bizde korku edebiyatı çeviri düzeyinde kaldı. İki binli yıllardan itibaren korku türünde yazılar görmeye başladık.
Yazacağım yerleri yazmadan önce bir bakıyorum ve buralara bakarken de yazacağım tiplerde aklımda canlanıyor. Bazen de hazır anlatılar oluyor elimde, bunları korkuyla birleştirerek anlatmayı seviyorum.
Okuduklarımızla, yaşadıklarımızla, gördüklerimizle kısaca tecrübelerimiz sayesinde ilham kazanıyoruz.
Şimdi bir öykü seçkisiyle bir hikâye yazıyorum. Öykü “Göktürkler” döneminde geçen bir korku öyküsü. Bambaşka bir dönemin bir şaman anlatısını gördüm ve ben bunu öyküleştirebilirim dedim. Ben bu şekilde farklı coğrafyalarda geçen dehşet verici öyküler yazabilirim ama çoğu yayıncı böyle kitapların okunmayacağını düşünüyor. Halbuki çok yanlış.
Mesela birinde hiç fantastik öge içermeyen ama canavar ruhlu bir insan anlatmak istiyorum. İki tane ayrı suç romanı yazmak istiyorum. Biri eşkıyalık konulu, diğeri de kabadayılık konulu bir suç romanı yazmak istiyorum.
“Karanlık Şahidesi”ni önerebilirim çünkü biraz daha düz ve akıcı bir anlatımı var.
Ben sosyal medyayı aktif kullanan biriydim her zaman. 2019 senesinde arkadaşım beni kendi yayın kanalına davet etti. Dört saatlik bir yayın oldu sonrasında ise ‘’Sizin niye kanalınız yok, niye kanalınız yok?’’ gibi sorular almaya başladım. Bu şekilde giriş yaptım.
Hobileriyle ilgili videolar çeken kanallar var ama bir kanal olsun ki hem kabadayılar, eşkıyalar tarihi hem korku edebiyatı üzerine videolar çeken bir kanal yok. Ben aslında ilgi alanlarımı anlatıyorum onun dışında yaptığım bir şey yok.
İlginizi çekebilir: Elon Musk ve Dünyası
Sevgili KalemlİK Okurları, Keşfetmeye Değer ekibi olarak bu yazımızda sizlere Ihlamur Kasrı’dan bahsedeceğiz. İstanbul’un en…
1- Sosyal medyada içerik üretme fikri nasıl ortaya çıktı ve ne zaman başladınız? Sosyal medyada…
“Dünya harabeye dönerken biz aşık olmakla uğraşıyoruz.” Merhaba sevgili KalemlİK okuyucuları! Bugün birlikte inceleyeceğimiz film,…
Rezonans kelimesi, fiziksel olarak titreşimlerin birbirini etkilemesi anlamına gelir. Rezonans kanunu ise benzer frekansta titreşen…
1) Röportajı kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz, biraz kendinizden bahseder misiniz? Ben Tutya Yılmaz, 25…
Merhaba Sevgili KalemlİK Okurları! Baharın gelişiyle İstanbul, kültür-sanatla dopdolu bir Mayıs ayına merhaba diyor! Tiyatrodan…