Sosyal Medyada Bilgi Kirliliği

Hepimiz günümüzün hatırı sayılır çoğunluğunu sosyal medyada geçiriyoruz. Gün içerisinde olup biten haberler bir telefon kadar uzağımızda oluyor. Gelişen teknoloji sayesinde hemen her şeyden bir tıkla haberdar olmak tabii ki konfor alanımızı olumlu etkiliyor. Ancak kolay ulaşılan bu bilgilerin bir o kadar da olumsuz yanları mevcut. Sosyal medyadaki bilgi kirliliğinin nedenlerini ve nasıl korunabileceğimizi gelin birlikte inceleyelim.

Eskiden kitaplarda yazan bilgiler herkes için doğru kabul edilirken günümüzde kitapların yerini ünlü sosyal medya kullanıcıları almış durumda. Binlerce takipçiye sahip olan biri doğru olduğunu düşündüğü şeyi paylaştığında sorgusuz sualsiz onu onaylayan bir kitle mevcut. Ya da bir kişinin tweeti binlerce retweet ve beğeni aldığında herkes onu doğru olarak kabul ediyor. En büyük sorunumuz maalesef araştırmak yerine doğruluğundan emin olmadığımız şeyler üstünden hemen fikir beyan etmek. Sanal dünyada herkes söz hakkına sahip ve buna bağlı olarak da kişilerin yorumları, düşünceleri “bilgi” adı altında toplanıyor.  Anonim hesaba sahip biri, karşısındaki hakkında asılsız bilgiler yayarak o kişiyi hedef gösterebiliyor. Bu asılsız bilgiler de magazin değeri taşıdığı için insanların hoşuna gidiyor ve kolayca gündem oluyor.

Bilgi kirliliğinin en olumsuz etkilerini ise yaşanan doğal afetlerde görüyoruz. Sosyal medya paylaşımları elbette yardım etmek amaçlı yapılıyor fakat bu paylaşımlar çoğunlukla kötü sonuçlar da doğurabiliyor. Örneğin depremde ailesi ya da yakınından haber alamayan biri sosyal medyada asılsız bir şekilde o kişinin ölüm haberini görüyor. Ya da yangın bölgesinin kontrol altına alınamamasına rağmen söndürüldüğünü söyleyerek insanları yanlış yerlere yönlendiriyorlar. Afet alanında ihtiyaç listesi sürekli güncellenirken hep aynı ihtiyaçları paylaşan kişi o bölgeye doğru yardımın gitmesine engel olabiliyor.

Peki tüm bu bilgi kirliliğinden nasıl korunabiliriz? Öncelikle bahsettiğim doğal afet paylaşımları, duygusal olarak yoğun içerikler olduğundan çok daha titiz davranmalıyız. Paylaşımlarımızı sürekli güncellemeli ve kesin kaynaklar üzerinden ilerlemeliyiz. Sosyal medya hesabında etkileşimin fazla olması bizim için doğru bir kriter olmamalı. Paylaşım yapan kişinin konu hakkında ne derece yetkin olduğunu araştırmalıyız. Okuduğumuz haber siteleri genellikle büyük, asılsız başlıklar atıp ilgi çekmeye çalışacaktır. Haberin içeriğini okumadan başlığa göre bir yargıda bulunmamalıyız.

Unutmayalım ki günümüz teknolojisini en verimli şekilde kullanmak ve internetin kötü yanını minimum seviyeye indirmek bizim elimizde.

İlginizi Çekebilir: Moda ve Edebiyat: Zıt Kutupların Dünyası