Oyunculara, sektöre ve biz izleyicilere yepyeni bir deneyim yaşatmayı amaçlayan Seni Buldum Ya! filmini izlediniz mi? İzlemediğinizi varsayarak size bu filmden kısaca bahsedeceğim ve eminim ki bu yazıyı okuduktan sonra filmi izlemek için sabırsızlanacaksınız. Reha Erdem gibi kendini yeni normale ve çağa adapte etmiş bir sanatçının kalemi ve yönetimiyle ortaya çıkan, geçtiğimiz günlerde MUBİ‘de yayınlanan bu filmin en önemli özelliği set ortamının Zoom uygulamasına taşınmış olmasıdır.
Pandemiyle birlikte yaşam biçiminin ani değişimine adapte olamayan sinema sektörüyle inatlaşır nitelikte bir film olan Seni Buldum Ya!; Serkan Keskin, Nihal Yalçın, Bülent Emin Yarar, Tilbe Saran, Ezgi Mola, Taner Birsel, Tansu Biçer, Esra Bezen Bilgin ve Ecem Uzun gibi güçlü bir oyuncu kadrosunu da bir araya getiriyor.
Zoom üzerinden çekimiyle, oyuncu kadrosuyla, yönetmeniyle ve hikâyesiyle ben iyi bir projeyim diyen bu filmde; pandemi sürecini fırsat bilip kendisini siber suçlarda çalışan birisi olarak gösteren iki dolandırıcı olan Felek ve Kerim’in, suç sayılabilecek ama asla suç niteliği taşımayan “yanlışlar” yapan kişilerden para koparmaya çalışması anlatılıyor. Film Serkan Keskin’in canlandırdığı “Felek” karakteri üzerinden ilerliyor. Film boyunca Felek karakterinin dönüşümüne şahit oluyoruz. Üstelik bu dönüşümü bizlere sadece karakter üzerinden değil araya dâhil ettikleri şehir görüntülerinde bulunan bazı alt metinlerle de veriyorlar. Benim bu filmde ilgimi çeken noktalardan biri, dikkatli sinema severlere gündeme dair mesajlar verirken bunu didaktik bir anlatımla yapmamasıydı.
En karanlık taraflarınızı, sırlarınızı hiç tanımadığınız, hayatınızda bir daha hiç görmeyeceğiniz birine mi yoksa kendinize çok yakın hissettiğiniz kişiye mi rahatlıkla anlatırsınız?
Bu filmdeki karakterler hayatlarında bir daha hiç görmeyeceklerini düşündüğü Felek karakterine en karanlık taraflarını ve sırlarını rahatlıkla gösterir. Felek de kimi zaman onların terapisti oluyor. Peki, o zaman size bir soru daha: İnsanlar iyi ve kötü olarak ikiye mi ayrılır yoksa grilikler de var mıdır? Bence Felek bu filmde griyi temsil ediyor. Karakterlerden biriyle duygusal bir bağ kuran Felek, o kişiyi kendi suçuna ortak etmek istiyor fakat onun da kendisi gibi grilerden biri olduğunu göz ardı ederek kendisini dolandırabileceğini unutuyor.
Müziğin ve dansın insanların duyguları üzerindeki etkisine fazlasıyla inan biri olarak karakterlerin müzikle ve dansla iç içe olmaları da her biriyle ayrı bir bağ kurmanıza ve sahnedeki duyguyu özümsemenize yardımcı oluyor.
Reha Erdem; Seni Buldum Ya! için düzenlenen çevrimiçi galada da yeniden başladığımız yere dönmek istemediğini dile getiriyor. Erdem’e göre döndüğümüz yerin bıraktığımız yer olmaması gerektiği yoksa bunun geriye atılmış bir adım olacağına dair söylemlerde bulunarak yenilikçi işlerinin devamının geleceğine dair sinyalleri veriyor. Film, yeni normalde atılmış başarılı adımlardan biri ve bizlere her ortamda sinemanın yapılabileceğini bunun sadece isteğe ve ilgiye bağlı olduğunu gösteriyor.
İlginizi Çekebilir: Chris Gardner: Umut Dolu Bir Başarı Hikâyesi
Tarih boyunca Eski Mısır, Hindistan, Çin ve Yunan gibi birçok kültürde varlığını sürdüren astral seyahat;…
Bazen çok sevmemize ve değer vermemize rağmen bizim için anlamı ve kıymeti çok büyük olan…
Elbet bu zamana kadarki hayatımızda yolunda giden gitmeyen birçok olay yaşamışızdır. Bu olaylardan bazısının olumlu…
Merhaba sevgili kalemlik okuyucuları. Bu hafta pek çok medeniyetin hikayesini içinde bulunduran Kapadokya’nın gizli tarihi…
Merkür retrosu, astroloji dünyasında ve kendi dünyalarımızda oldukça popüler bir kavramdır. Bu dönemin iletişim; seyahat,…
Merhaba sevgili KalemlİK okurları! Sonbahara veda ederken tüm güzellikleriyle kucak açan kışın yeniliklerine kendimizi yavaş…
View Comments
Çok güzel yazılmış, yazıyı okuyana kadar filmi bilmiyordum. İzleyeceğim.
İzlemek için sabırsızlandım.