Sanat: Sokaklardaki Tuvaller ve Melodiler

İnsanlar çoğunlukla önlerine bakmadan, etrafı görmeden geçiyor sokaklardan. Metrolarda veya vapurlarda, kulaklıklarından çıkan melodiden başkasını duymuyorlar. Ama sanat sevenler ve sanatçılar her zaman sokaklarda buluşuyor, kulaklığını çıkaranları kendine hayran bırakıyor. Sevgili KalemlİK okurları, bu yazımızda sokak sanatından ve ifade etmeye çalıştıklarından bahsedeceğiz. İyi okumalar!

Sokak sanatı; dev bir kitleye ulaşmış ve büyümeye hızla devam eden en büyük sanat hareketlerinden biridir. Sokak sanatı büyük ölçüde grafiti sanatını anımsatıyor ama bir dereceye kadar onunla bağlantılıdır ve grafitiyi içine alır. Amerika’dan zamanla diğer ülkelere yayılan bu sanat hareketi, devletler ve bazı kesimler tarafından “Vandalizm” diye adlandırılıp çetecilikle bağdaştırılıyordu. Çünkü dönemin sosyal ve politik problemlerine bir tepki duruşuydu sokak sanatçılığı. Günümüze kadar sanat da evrildi bu düşünceler de… Ama hâlâ bu eserleri sanat olarak kabul etmeyen insanlar var. Oysa sokak sanatı, hayatın spontane güzelliğinin bir alegorisidir.

Dünyayı kendi tuvali yapan bu sanatçıların tarzları çok özgün ve değişkendir. Doğadaki figürleri boyasıyla şehre taşıyan, hiphop kültürünü yansıtan, terkedilmiş binalara kocaman hayvanlar çizen, otoyol çizgileriyle geçit şeritlerine tasarımlar yapan… Bu liste böyle gidiyor. Ama hepsi aynı mekânlarda, farklı tarzlarda aynı şeyleri savunuyorlar. Hayattaki adaletsizliğe, monotonluğa belki de tüm söylenemeyenlere başkaldırarak sokaklarda bağırıyorlar renkleriyle. Afganistan’da duvara çarşaf giyinmiş bir iskelet çizen Malina Süleyman, tehditler almış ve ev hapsiyle cezalandırılmıştı. Kendisi şimdi Hindistan’da yaşıyor. Genelde sokak sanatçıları anonimdir hatta ünlenmemek adına gerçek kimliğini saklayan Bansky, dünyanın çeşitli yerlerine kadar sanatını duyurmuş olsa da kendisi meçhuldür. Yine gerçek kimliğini saklayan OakOak Fransız bir ofis çalışanı. “Her yerde şekiller görüyor ve onları tamamlamak istiyorum.” sözleriyle kendi sanatını açıklıyor.

Sokak sanatçılığının bir akım veya altkültür diye tanımlandığı nokta geride kaldı. Şehirlerin duvarlarında vücut bulmuş olan sanat eserleri, kuşkusuz çağdaş sanatın en büyük örneklerinden biri. Başımızı kaldırıp görebilsek bizi müzelerdeki resimlerden fazla etkileyebilecek olan bir sanatı kim bilir günde kaç kez ıskalıyoruz? Zaten sanatın sokaklara dökülmemesi bir ihtimal dâhi olamazdı. Düşüncelerin ve hislerin dışavurumudur sanat; nasıl kapalı kapılar ardında kalabilir, dışarı taşmaz?

İlginizi Çekebilir: Çok Yükseleceğin Fırsatlar Akbank FAV’da!