Mindfulness, yaşadığın anın içinde olan bitenleri olduğu gibi fark edebilme becerisidir. Yani kendi zihninden geçen düşünceleri fark edebilmek, yaşadığın anın duygularını ve vücudundaki hisleri olduğu gibi algılamak ve onlarla kalabilmektir. Yaşantımızı ve düşüncelerimizi geçmiş veya gelecekteki yargılara göre değil de yaşadığımız anın, yani şimdinin getirdiklerine göre yapmaktır. Budist felsefesinden çıkmış olduğu için genelde bir ritüel veya din olarak görülür fakat değildir. Her an her yerde herkes tarafından deneyim edilebilir.
Hemen kısaca bir örnek verelim. Düşünün hiç çalışmadığınız bir sınava girmişsiniz, bir kağıda bir de sınıftakilere bakıyorsunuz. Herkes odaklanmış soruları çözüyor. Siz soruları yapamadığınız için çaresiz ve mutsuz hissediyorsunuz. Tek istediğiniz sınıftan çıkabilmek. Şimdi ise şöyle hayal edin, yine çalışmadığınız bir sınavdasınız ve aynı duyguları hissediyorsunuz. Ancak buna tepki vermek yerine dikkatinizi o an ki deneyiminize yönlendiriyorsunuz. Ellerinizin terlemiş, omuzlarınızın gergin ve nefesinizin daralmış olduğunu fark ediyor ve bunları rahatlatmaya çalışıyorsunuz. Bu sınavında hayattaki diğer her şey gibi biteceğini ve mutlaka telafi edilecek bir yolunun olduğunu kendinize hatırlatıyorsunuz. Belki de tüm bu stresli durumun içinde o anın güzelliğini fark ediyor, kendinizi sağlıklı olduğunuz için şükrederken buluyorsunuz. Şüphesiz ki bu ilk kaygılı ve stresli halinizden daha iyi hissettiriyor.
“Mindfulness”ın bize sunduğu işte böyle bir deneyim. Yaşadığımız anın içinde kendimizde ve etrafımızda olan bitenleri olduğu gibi algılamayı ve onları yargılamadan beraber kalabilmemizi sağlıyor.
Yapılan araştırmalara göre günlük hayatımızın yarısında dikkatimiz yaptığımız iş dışında bir yerlerde. Mindfulness egzersizlerinin temeli bu sorun üzerine atılmıştır. Dağılmış dikkatimizi yönetebilmeyi ve istediğimiz yere getirebilme becerisini kazanmamız üzerine kuruludur. Zihin sürekli bir akış halindedir. Bazen bir duygunun üzerinde gerektiğinden fazla kalıp o duyguyu kendimize şartlandırırız. Fakat fiziksel duyumlar sürekli değişir. Hissedilmesi gereken duygular o andaki motivasyonumuzu etkilediğinde Mindfulness tekniklerinden yararlanırız. Her şeyin uyumsuz doğasını anlamaya ve kabul etmeye başladığınızda, yaşadığınız her saniyenin size yeni bir bakış açısı ve fırsat sunduğunu göreceksiniz.
Mindfulness tekniklerini kullanarak hayatınızdaki zorluklarla daha kolay başa çıkabilirsiniz. Odaklanma ve dikkat düzeyiniz artar, etrafınızda daha önce çok fazla karşılaştığınız ama hiç fark etmediğiniz şeyleri keşfetmenizi sağlar. Hayata yeni bir bakış açısı getirirken dikkatinizin gittiği yeri kolayca yönetebilir hale gelirsiniz. Eğer bunu yapabilirsek yaşadığımız anın keyfini sonuna kadar çıkarabiliriz.
İlginizi Çekebilir: Omicron Varyantı Hakkında Bilinmeyenler
Yorumlar