Genel

Çocukluğumuzdan Bir Parça: Çizgi Filmler


Merhaba sevgili KalemlİK okurları. Bugün sizlere çocukluğumuzdan bize kalan, en güzel hatıralarımızı barındıran, yaş fark etmeksizin izlerken içimizde tatlı heyecanlar oluşturan çizgi filmler hakkında konuşacağız.

Çizgi filmlerin başlangıcı 20. yüzyılın başlarına dayanır. 1908 yılında Fransız animatör Emile Cohl tarafından üretilen Fantasmagorie isimli yapıt tarihin ilk çizgi filmi kabul edilir. Daha sonrasında Disney’in atılımları ile çizgi film dünyası büyür ve sinema sektöründe yer edinmeye başlar. 1920’li yıllarda Walt Disney ve Ub Iwerks tarafından yapılan Steamboat Willie animasyonu bugün dahi çok sevilen Mickey Mouse karakterini bizlerle tanıştırdı. Teknolojinin gelişimi de çizgi film dünyasının büyümesinde önemli bir role sahip. Bilgisayar teknolojilerinin gelişmesi ile beraber stüdyolar daha kolay ve fazla çizgi film üretmeye başladılar. Bu noktada Pixar’ın 1995 yılında çıkardığı Toy Story filminin sektöre katkısı göz ardı edilemez.

Peki genel algıdaki gibi çizgi filmler sadece çocuklara mı hitap ediyor? Tabii ki hayır. Çizgi filmleri izleyenlerin büyük çoğunluğunun çocuk olduğu bir gerçek. Ancak gerek verdiği zevk konusunda gerekse kişisel gelişim konusunda yaş fark etmeksizin herkesin izleyebileceği bir film çeşidi. Çocuklar için son derece eğitici bir konumda yer alan çizgi filmler, temizlik alışkanlıkları, sosyal beceriler, hayal dünyasının gelişmesi gibi bir çok alanda rol oynar. Yetişkinler içinse adeta sığındıkları bir liman gibidirler. Günün sinir ve stresinden uzaklaşmak için harika bir yol olan çizgi filmler bunun yanında insana dostluk, aile sevgisi gibi bazı unutulan kavramları da yeniden hatırlatır.

Zaman içinde klasikleşen ve herkesin bildiği çizgi filmler de hayatımızın bir parçası haline gelmiştir. Sünger Bob, Kaptan Tsubasa, Bugs Bunny, Şirinler gibi çizgi filmler yayınlanmaya başladığı günden bugüne sadece çizgi film olarak kalmamışlardır. Tekstil, oyun, kitap gibi birçok sektörde kendilerine yer bularak aslında çizgi filmlerin ne kadar büyük bir potansiyele sahip olduklarını göstermişlerdir.

Evet sevgili KalemlİK okurları, bugün büyük bir keyifle izlediğimiz ve izlemeye devam ettiğimiz çizgi filmlerden bahsettik. Umarız yazımızdan en az çizgi filmler kadar zevk almışsınızdır. Kendinize çok iyi bakın, hoş çakalın.

İlginizi çekebilir: Başarı Tesadüf müdür?

Genel
Modunuzu Yükseltecek Stand-Up Önerileri
Genel
İnsanlığın Ortak Zihni: Kolektif Bilinçaltı
Genel
Doğa ile İnsanın Uyumu
Henüz bir yorum yok.