Günümüzde popüler kültürün de bir getirisi olan sporu daha sağlıklı olma hedefi için çeşitli yollarla hayatımızı katarız. Örnek olarak futbol, basketbol veya voleybol gibi sporları duymuşuzdur, bu sporlar gerek izleyici kitlesi gerek oynanış biçimiyle bizlerin dikkatini çeker. Peki sizlere en az bu sporlar kadar tarihi çok eskiye dayanan ve ülkemizin de başarılı olduğu Taekwondo’yu ne kadar biliyorsunuz diye sorsam? Tekvando veya orijinal adıyla Taekwondo, ülkemizde de yıllardan beri yaklaşık 400.000 lisanslı sporcuyu bünyesine katan eski bir savunma sporudur. Kas ve ruh gelişimini dinamik bir şekilde arttıran bu spor, Kore de 600’lü yıllarda savaş tekniklerini oluşturmak amacıyla ortaya çıkmış bir dövüş sanatıdır. Kore’nin Milli sporudur ve doğuşu, gelişimi de yine aynı şekilde Kore’de olmuştur. Bu dövüş sanatı, yüzyıllar öncesi Koreli askerlerin kendilerini doğal tehditlere ve insani saldırılara karşı silahsız korunma ihtiyacını sağlamak için belirli el/yumruk ve ayak/tekme hareketlerini kombine ederek oluşturdukları kompozisyonları içerir. Başlarda sadece ayak sisteminin bulunmasıyla Taegyon, sonralarında ise el tekniklerinin de bulunmasıyla Kwonpop ortaya çıkmış ve bu iki alan birleştirilip kompozisyonların temelini oluşturmuştur. Askerlerin zaman içinde geliştirdikleri teknikler ve hareketler sayesinde savaşlarda başarı gösteren bu kompozisyonlar, zamanla nesilden nesile kümülatif şekilde aktarılmış, sistemleştirilerek Taek-Kyon adını almıştır.
Taekwondo kelime anlamı olarak 3 ana unsurdan oluşmuştur. Bunlar;
Tae: Ayak,
Kwon : El,
Do : Ahlaki ve etik değerleri temsil eder. Bu üç unsurun bir bütün içinde olması Taekwondo için oldukça önemlidir. El ve ayak hareketlerinin savunma için kullanılmasında amacı doğru yönetmek, iç huzuru kaçırmamak ve tüm antik Asya kültürlerinde olduğu gibi şiddete bağlanmamak yani Do’yu araç değil amaç olarak görmek gerekir.
Taekwondo önceleri bir savaş sporuyken 1905 yılında bir yarışma sporu olarak kabul edilmiştir. Bu gelişimle birlikte sene 1966’da da Uluslararası Taekwondo Federasyonu kurulmuştur. Toplam 208 ülkenin üyeliğiyle Taekwondo günümüzde yerel kulüplerde faaliyet gösteren hem hobi hem de yarışma sporu formunu almıştır. Taekwondo’nun ülkemizdeki gelişim sürecini incelediğimizde ilk 1960’lı yıllarda bu sporu tanıdığımızı ve ilk kez 1976 yılında Avrupa Şampiyonası’nda yer alarak takımımızla ikincilik madalyasına sahip olduğumuzu görüyoruz.
Yarışmalardaki başarılarımızın artması ve olimpiyatlardan kazandığımız madalyalarla Türk Taekwondo’su önem kazanmış ve özellikle 2012 yılında Servet Tazegül’ün Londra Olimpiyat Oyunları’nda aldığı altın madalya ile spor tarihimize yeni bir sayfa daha açılmıştır. Nur Tatar’ın Rio (2016) ve Londra (2012) olimpiyatlarında kazandığı altın ve bronz madalyalarda da üst üste 2 olimpiyat derecesi elde etmek bizleri gururlandırmıştır. Geçmişten günümüze yarışmalarda ve olimpiyatlarda başarı gösteren sporcularımız açılan yeni sayfaları en güzel renklerle boyamıştır. 2023 yılında da milli sporcularımızdan Merve Dinçel yılın Taekwondo’cusu seçilmiştir.
Taekwondo’nun önemi aynı şekilde paralimpik sporcular için de geçerli. Dünya Taekwondo Federasyonu 2005 yılında Para Yorugi disiplinini geliştirmiş, ilk para Taekwondo Dünya Şampiyonaları’nı Bakü’de gerçekleştirmiştir. Ülkemizde Antalya’da 2019 senesinde yaklaşık 400 sporcu ve 69 ülkenin katılımıyla şimdiye dek gerçekleşen en geniş çaplı yarış olmuştur.
Dünya Taekwondo 2015 yılında ilk kez uluslararası paralimpik komitesine tanıtılmış ve girişini Tokyo 2020 oyunlarında yapmıştır.
Dünya Taekwondo’su ve Türkiye Tekvando’sunun önemi ve tarihinden bahsettik, dilerseniz şimdi kuşak süreçlerine ve bazı Taekwondo terimlerine bakalım;
Kuşak, öğrencinin seviyesini belirtmek için Dobok denilen(evrenin geçmişini sembolize eden) özel Taekwondo üniformalarının bel kısmına bağlanır. Kullanılan her rengin belli bir anlamı vardır. Bunlar;
Beyaz = Saflık ve masumiyettir.
Sarı = Kök salmak anlamındadır, gereken temel disipline sahip olunduğunu temsil eder.
Yeşil = Filizlenmektir, yavaş yavaş çiçek açma evresinde olmayı gösterir.
Mavi = Gelişmek/Yeşermek demektir. Bu seviyedeki sporcu artık temel Taekwondo bilgisine ve hareketlerine sahiptir.
Kırmızı = Tehlike demektir. Becerilerin efektif kullanılabileceğinin göstergesidir.
Siyah = Olgunluk demektir. Tecrübe ve deneyimi gösterir.
** Taekwondo’da kuşak sınavlarında başarı durumuna göre sadece 1 kuşak değil 1,5 kuşak atlanılabilir. Bu durumda da Taekwondo’da sporcu ara kuşaklara sahip olabilir. ( Örn: Yeşil-Mavi kuşak.)
**Siyah kuşaktan sonra renk değişimi olmasa da seviyeyi belirtmek için Dan adı verilen dereceler kullanılır. Dan’lar 1-9 arası değişirken sonralarında seviye, 2. ve 3. Dan şeklinde ilerler.
** Müsabakalara giriş izni yüksek kuşaklarda izin verilirken, kompozisyon yarışmaları olan Poomse ve Hyong kategorisinde daha serbesttir.
Taekwondo’da belirli kalıplara ve kurallara uyularak spora ve sanata saygı gösterilir. Bunun en belirgin örneği olarak Tatami’yi (yer minderini) selamlamak, saygı duruşunda bulunmak ve 90 derecelik açıyla hem bayrağa hem eğitmene selam vermek yer alabilir. Bu spor, doğası gereği pek çok özelliğe ve niteliğe sahiptir.
Sizler de Taekwondo hakkında daha fazla bilgilenmek isterseniz uluslararası maçları takip edebilir veya yerel bir spor kulübünde Taekwondo öğrenimi için bir yolculuğa çıkabilirsiniz.
Bu yazımızda sizlere Taekwondo tarihi hakkında temel bilgileri ve Taekwondo’nun gelişim sürecini aktarmaya çalıştık. Daha fazla spor, sanat, röportaj vb. içerikler için KalemlİK’i takipte kalın !!
İlginizi çekebilir: Sevilen İçerik Üreticisi ve Ünlü Aşçı İdil Yazar Röportajı
Yorumlar