Genel

Influencer Pazarlamasında Yeni Akım: De-Influencing


Merhaba KalemlİK Okuyucuları! Bugün hepimizin bildiği, kimi zaman etkilendiği “Influencer” ve “Influencing Marketing” kavramlarının bahsetmek istiyorum.

Tüketim dünyasında yaşamaktayız ve bu durum da satış ve pazarlamada rekabete yol açmakta. Tüketiciye en hızlı şekilde ulaşmak ve pazarlamasını yaparak ürünün satışını arttırmak önemli bir husus. Bu durumda da devreye Influencing Marketing girmekte. Sosyal medyanın hızı ve büyük kitlelere hitap etmesi satıcılar için bir hayli kolaylık sağlamakta. Satıcılar, Influencer konumundaki kişiler ile anlaşmalar yapıp ürünlerini pazarlıyorlar ve satışların artmasıyla elde ettikleri kazançlar da artıyor. Bu durum geçtiğimiz yıllar içerisinde sıkça yaşandı ve Influencerlık revaçta olan bir meslek haline geldi. Fakat Influencerların sadece para karşılığı ürünleri gerçek ya gerçeğe yakın olmayan değerlendirmelerle tanıtması ve tüketicilerin vaat edilen karşılığı bulamamasıyla güvensiz bi ortam oluşmaya başladı. Tüketici oluşturulan büyük beklenti ile ürünü alıyor fakat abartıldığı kadar ya da oluşturulan beklenti kadar etki göremiyordu. Bu durum hem markaya zarar veriyor hem de tüketim çılgınlığını bir hayli körükler hale geliyordu. 

Durum böyle olunca yeni bir akım başladı: De-Influencing. Bu akım kısaca daha önce deneyimlenen ürünler hakkında “Neden almamalıyız?” sorusuna cevap niteliğinde açıklamalar yapmak anlamına geliyor. Bu açıklamalar ürünün fiyat performansa uygun olmadığı, vaat ettiği etkiyi gerçekleştirmediği, zararlı içeriklere sahip olduğu, marka veya satıcıyla alakalı sorunlardan oluşmakta.

Peki “De-Influencing” akımının bize katkıları nelerdir? Öncelikle daha bilinçli bir tüketim kültürü oluşturmaya yardımcı olmakta. Deneyimli tüketicilerin tecrübeleri üzerine yorumlarından yola çıkarak ürünler hakkında fikir sahibi olmak bize hem maddi israfı önlemiş olacak hem de amacımıza yönelik ürün kullanarak dünyamız için daha az atık üretmiş olacağız. De-Influencing’i markalar açısından değerlendirecek olursak da gelen tüketici tepkileri üzerine kendilerini veya ürettikleri ürünleri değiştirerek /geliştirerek revize ederek kendilerine fayda sağlayacaklar. Peki bu akımın kötü etkileri var mıdır, varsa nelerdir? Sosyal medyanın olaylar, kişiler ya da durumlar üzerine toplu hareketi ve çığ etkisi tepkileriyle paylaşımların yapılmasıyla bahsi geçen ürünün “Influencing” etkisiyle birden popülerleşmesi ve abartılması etkisi De-Influencing akımında yine birden ve abartı bir şekilde bahsi geçen ürünü fazlaca kötü göstermek olarak karşımıza çıkabilmekte.

Akımlardan ziyade biz tüketicilere düşen; bilinçli tüketim yapmak, hem kendi gelirimizi israf etmemek adına hem de yaşadığımız dünyayı düşünerek tüketim yapmak olacaktır. 

İlginizi çekebilir: Sıra Dışı Yasaklar: Ülkelerin Tuhaf Kuralları

Genel
Dünya Mutfağından Lezzetler
Genel
2020 Yılının Enleri: “Ne Yaşadık Biz?”
Genel
Formula 1: 2022 Sezonu ve Efsanenin Vedası
Henüz bir yorum yok.