Dijital içerik üreticisi Kerem Kısakol ile YouTube serüveninden hayatına birçok farklı konu hakkında keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Keyifli okumalar!
1. Sizi yakından tanımak isteriz, Kerem Kısakol kimdir? Bize kısaca kendinizden bahsedebilir
misiniz?
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde, İstatistik bölümünü bitirdim. 6 yıl okuduğum bölüm üzerinden kariyer hayatıma odaklanıp seçkin firmalarda tecrübe kazandıktan sonra bir mobil uygulama çıkardım. Son bir senedir de bunları bir kenara bırakıp sosyal medyada içerik üreticiliği yapıyorum.
2. YouTube adlı bir kuruluş olmasaydı şu an ne yapıyor olurdunuz?
Söylediğim gibi YouTube ve sosyal medya benim için çok yeni kavramlar ben daha öncesinde zaten profesyonel işimi yapıyordum ama şayet hiç bu tarafta iş yapmıyor olsaydım okuduğum bölümü de değil onun yerine girişimci olmak tercihim olurdu.
3. YouTube kanalı açma fikri nasıl ortaya çıktı? Bu süreçte çevrenizdekilerden destek gördünüz mü?
Bu fikir bizim tarafımızdan değil, en yakın arkadaşlarımdan Alper’in fikriyle oluştu aslında. Kanalımızı açmadan önce yaklaşık 1 sene boyunca Alper’in videolarına arkadaşlarımızla beraber konuk oluyorduk ve Alper, size de bir kanal açalım diye bir fikir ortaya attı. Bizim de kafamıza yatınca bu fikir Broz’la sonuçlandı.
4. İlgi çekici içerik üretmek için nelerden ve nerelerden ilham alıyorsunuz? Bize biraz içeriklerinizin ortaya çıkış sürecinden bahsedebilir misiniz? Kerem Kısakol başarısının sırrı nedir?
Her hafta bunun için minimum 3 gün mesai harcıyoruz. Asıl iş kesinlikle içeriği bulmakta, çoğu zaman video çekmek kolay kaçıyor. Genelde yurt dışındaki içerikleri inceliyoruz onlardan esinleniyoruz ama esinlenen içeriği bire bir yapamayız burada da takipçilerimize daha iyi nasıl geçeceğini biz filtreliyor, ona göre çekip kurguluyoruz.
5. Kariyerinize YouTube üzerinden mi devam etmeyi düşünüyorsunuz yoksa geleceğe dair farklı planlarınız var mı?
Sosyal medya çok hızlı evriliyor, bugün popüler olan ertesi sabaha popülaritesini kaybedebiliyor. Bu sebeple Youtube’u bilemem ama ekibimiz RND House olarak gelir odaklı değil daha çok kaliteli iş yapmaya odaklanmış durumdayız. Bu vizyonda, önümüzdeki gelecekte hangi platform olursa olsun buna ayak uydurabileceğimizi düşünüyorum.
6. Siber zorbalık gittikçe artıyor, insanlar kendilerini klavye başında hiç tanımadığı insanların hayatları hakkında oldukça söz sahibi görebiliyor. Peki, sosyal medyadan gelen yorumlar sizi ne derece etkiliyor?
Bu gerçekten sosyal medyada içerik üreten tüm arkadaşlarımızın ortak sorunu. Kanalı ilk açtığımız zamanlarda buna gerçekten kafamı takıyordum ama artık o seviyeleri geçtik daha soğukkanlı olmak zorunda kaldık. Çünkü eğer binlerce güzel yorumun yanında birkaç küçük yoruma takılırsak emin olun iş yapamayız. Bu işin çok büyük kısmı da psikolojik bir savaş gibi geliyor maalesef bana.
7. İlk videolarınızı yayımlarken beklentileriniz nelerdi? Peki, beklentilerinizin karşılandığını düşünüyor musunuz?
Biz kanalımıza henüz video yüklemeden zaten hali hazırda inanılmaz güzel bir ilgi vardı ve bu ilgi ilk videoyu atmamızla patladı açıkçası. Yaklaşık 1-2 ay gibi bir sürede kanalımız 300 bin abonelere kadar yükseldi. Böylesi bir durumda insanın heyecanını ve beklentilerini esirgeyemez. Elbette büyük beklentilere girdik ama bunları çok çalışarak karşılık olarak vermeye çalıştık. Çünkü beklentimizin ötesinde olan bu ilgi beraberinde sorumluluk doğuruyor. Şu an sonuçlarından oldukça mutluyuz.
8. Şu an YouTube’da çok fazla kanal var. Sizce YouTube’da öne çıkmak isteyen biri ne yapmalı?
Kesinlikle günceli takip edip, çok araştırıp, çok çalışmak gerekiyor. Kesinlikle bir düzeni olmak zorunda bence. Sosyal medya düzensizliği pek kabul etmiyor.
9. Bir video kalacak diğerleri silinecek deseler hangi videonuzun silinmesini? Bu videoyu, sizin için diğerlerinden ayıran ve özel kılan nedir?
Zor soru çünkü bir yerden sonra hepsi çocuğun gibi değerli ama sanırım bu soruya Alper’in kanalına çektiğimiz 2019’unda en çok izlenen aksiyon serisi, “Kaçış” olarak cevaplayacağım. İnanılmaz bir iş, inanılmaz bir emek var ve daha fazlasını da yapıyoruz.
10. Pandemi sürecinde her ne kadar dijital dünyaya çevriliyor olsak dahi birçok sektörde olduğu gibi YouTube platformunda da bazı alanların olumsuz etkilendiğini görüyoruz? Peki, sizin YouTube kanalınız bu süreçten nasıl etkilendi?
Pandeminin ilk zamanları bizim için de çok zorluydu çünkü büyük bir bilinmezliğin yanı sıra
videolarımızı toplu bir şekilde çektiğimiz için bir araya gelememek bizi zor duruma soktu. İnsan uzun süreler eve kapanıp sosyal hayatından yine uzun süre kopunca motivasyon bulamaz oluyor. Bunu çözmek için tüm ekip bir villada karantinaya girdik ve 20 günde 4 kanalımıza yaklaşık 50 video çektik. Ama video stoğumuz bitince tekrar video çekmek zorlaştı. Pandemi sürecini bu şekilde atlatabildik.
11. Bundan 5 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz? Neler yapmış ve ne yapıyor olmayı hedefliyorsunuz?
Öncesinde belirttiğim gibi sosyal medya çok hızlı yön değiştiriyor şu an bunu öngörmeyi ben mümkün görmüyorum. Çok şanslı olduğumu düşünüyorum çünkü bizim ekibimiz bir aile. Ekibimizin en güzel özelliği iş yapmak için değil, var olan arkadaşlığını işe dönüştürmesiydi. RND House; birbirinin açıklarını kapatan, gelişime aç ve çalışması çok keyifli insanlar topluluğudur. Bu yüzden bu ekip seneler sonra hangi platformda olursa olsun güzel iş çıkaracaktır.
İlginizi Çekebilir: Verimli Çalışma Teknikleri
Yorumlar