Genel

Buda’nın Sekiz Aşamalı Asil Yolu ve “Nirvana”


Gotama Buda, M.Ö. 567 yılında Hindistan’da yaşadığı tahmin edilen ruhani öğretmen ve Budizm’in kurucusudur. Budistler tarafından tüm dünyada Buda olarak kabul edilir. Sanskritçe’de “uyanmış kişi” anlamına gelen Buda, peşine düştüğü yaşam ve ölümün ardındaki gerçeğin arayışı sonucu ruhani aydınlanmayı anlatmak için kullanılan bir unvandır. 

Gotama Buda, felsefesiyle tüm insanlığa basit hayatî prensipler sunar. Onun öğretisi; acı, acının kaynağı, acının durdurulması, acının durdurulmasına götüren yolu da içine alan çok yalın ve yüce bir anlayıştır. Bu esaslar “Nirvana” ya ulaşmadaki basamaklardır. Bir öğrencisi, Buda’ya Nirvana halinin pozitif mi negatif mi olduğunu sorduğunda şöyle cevap verir: “Ne yer ne suyun, ne ışık ne havanın ne sonsuzluk ne boşluğun, ne idrakin ne idraksizliğin, ne bu dünyanın ne şu dünyanın olduğu bir hal vardır. Bu ne geliş ne gidiş ne ölüm ne de doğum olarak söz ettiğim bir durumdur. O, temelsizdir, sahipsizdir, kesintisizdir, bu ızdırabın sonudur. İşte bu Nirvana’dır.’’ 

Buda, dünyada acının ve ızdırabın var olduğunu kabul eder, onun anlayışına göre acılarla dolu dünyada insan ızdıraplarını yok etmek ve nirvanaya ulaşmak için çabalamalıdır. Buda’nın öğretisi çok pragmatik ve pratiktir. “Sekiz Aşamalı Asil Yol” olarak adlandırılan öğretisi, acıları sona erdiren yol olarak kabul edilir.  Doğru görüş, doğru niyet, doğru söz, doğru davranış, doğru geçim, doğru çaba, doğru düşünce ve doğru konsantrasyon; bu asil sekiz yolun basamaklarıdır. Doğru görüşte cahillik, ızdırabın temel sebebidir ve kişi ile hayat arasındaki ilişkinin yanlışlığına neden olur. Doğru niyette, doğru bilgiye sahip olmak yeterli değildir; kişi, mükemmel ruhani hayat yolunu izlemeye karar vermedikçe doğru bilgiye sahip olmasının hiçbir önemi yoktur. Doğru söz, yalandan, sert ve gereksiz konuşmadan, eleştiriden kaçınma anlamına gelir; herkes acı veren söylemlerden kaçınmalıdır. Doğru davranış, iyi niyet ve sempatiyi öğretir. Doğru geçim, kişinin yaşamı boyunca haksız kazançlardan kaçınmasını öğütlerken doğru çaba, kendi kendini kontrol etmeyi ve zihinde asil düşünceler uyandırmayı içerir. Son basamak olan “doğru konsantrasyon”da ise kişi, bundan önceki yedi yolu benimsemiş, tecrübe etmiş olmalıdır ve konsantrasyon yoluna girmeye hazırdır. Burada saf haldeki zihin, gerçek ve mantıklı düşünce üzerine konsantre edilmiştir ve “sadeliğe” ulaşılmıştır.

 

İlginizi çekebilir: Yetenekli Müzisyen Melis Fis Röportajı 

Genel
Dünya’daki En Korunaklı Yerler
Genel
Japon Yaşam Sanatı: Ikigai
Genel
100. Yılında Cumhuriyet
Henüz bir yorum yok.